Hayvanların aç, susuz, hasta beton odalarda hücre hapsine mahkum edilerek, işkence ile öldürülüp, canlı canlı gömüldükleri BARINAK GERÇEKLERİ..
Hayvanları Koruma Kanununun, ''kısırlaştır, aşılat, aldığın yere bırak, bıraktığın yerde yaşamını destekle'' hükmü gereğince belediyelerce kısırlaştırma ve tedavi hizmetlerinin sağlanması amacıyla oluşturulması gereken ''geçici bakımevleri'' bugün hayvanların vahşice toplanarak, bir çoğunun toplama sırasında öldürüldüğü, beton odalarda, pislik içerisinde HAPİS hücrelerde, aç susuz, hastalıklarla işkenceli ölümlere mahkum edildikleri birer ÖLÜM KAMPINA dönüştürülmüştür.
Belediyelerin eşkiya ekiplerince ''barınağa götürüyoruz'' bahanesiyle anne yavru demeden vurarak, çöp arabalarında canice presleyerek topladıkları kedi ve köpekler dağ başındaki barınaklarda, gözlerden uzak işkence ile öldürülüp, canlı canlı gömülmektedir...
Büyükşehirlerde kurulan beton odalı, hapis hücrelerden oluşan devasa tecrit kampları ise tüm şehri kısırlaştırmada ÇÖZÜM olamayacağından, hayvanlar bu kez de ''büyükşehire kısırlaştırılmaya götürülüyor'' KILIFI ile '''İLÇELERLE- Büyükşehir belediye bakımevleri arasında''' ıssızlara, çöplüklere atılarak öldürülüp YOK EDİLMEKTEDİR.
14 yıldır yürürlükte olan Hayvanları Koruma Kanununun ana ilkesi olan kısırlaştırmayı yapmayan Belediyeler, yasaya ve insani değerlerimize aykırı olarak sayı artıkça ''barınağa götürüyoruz, daha iyi bakılacaklar '' diye halkı kandırarak vahşice toplayıp-öldürmeyi seçtiler..
Belediyeler, 14 yıldır çözüm odaklı sayılarla kısırlaştırma görevlerini yerine getirmedikleri için geçici bakımevlerinin hepsinin birer ÖLÜM KAMPINA dönüştüğünün farkına varalım.
ÇÖZÜM için TALEBİMİZ: Belediyelerce 14 yıldır uygulanmayan kanunun ANA İLKESİ olan '''kısırlaştır, aşılat, aldığın yere bırak, bıraktığın yerde yaşamını destekle''' hükümlerinin kanunda yeni yapılacak düzenlemeler ve YAPTIRIMLARLA belediyelere uygulatılmasıdır.