Sevgili Arkadaşlar,
Köpekler TOPLANSIN diyen GAZETECİLERE, toplamanın aslında sahipsiz hayvan sayısını daha da ARTIRACAĞINI anlatmamız gerek. KATİL Belediyelerin, yasal hüküm olan KISIRLAŞTIRMA yapmadığını, hayvanlar çoğalıp vatandaş şikayet ettiğinde bir kısmını TOPLAYIP ÖLDÜRDÜĞÜNÜ, bir kısmını da dağa taşa, ıssızlara ve başka komşu şehirlere attığını, atılan bu hayvanların hızla üreyerek çoğaldığını anlatırsak, inanıyorum ki anlayacaklardır.
Lütfen, ulaşabildiğiniz tüm basın kuruluşlarına ve gazetecilere aşağıdaki yazıyı yollayınız.
Nesrin Çıtırık/ HayKonfed Başkanı
==========================
DEĞERLİ BASIN MENSUBU,
Köpekler TOPLANSIN dendiğinde, hem onların "ölüm emrinin verilerek" KATLİAMLARA sebep olunacağını, ve hem de "sahipsiz hayvan sayısında patlama şeklinde artışlar" yaşanacağını bilgilerinize sunmak istiyoruz.
Bu bağlamda:
1.Sahipsiz hayvan sorunu ancak KISIRLAŞTIRMA ile çözülebilir. Oysa, 2004 yılında KISIRLAŞTIRMA yapılması hükmü ile çıkan Hayvanları Koruma Kanunu'nu belediyeler uygulamadı. Kısırlaştırma yapmadı, hayvanlar çoğalıp vatandaş şikayet ettiğinde bir kısmını TOPLAYIP ÖLDÜRDÜ, bir kısmını da dağa taşa, ıssızlara ve başka komşu şehirlere attı, atılan bu hayvanlar da hızla üreyerek çoğalmaya devam etti.
2. Tarım Orman Bakanlığının başta KISIRLAŞTIRMA olmak üzere belediyeler üzerinde İDARİ YAPTIRIM yetkisi olmadığı ve zehirleyen öldüren belediye görevlileri CEZA kapsamında olmadığı için, 14 yıl boyunca KISIRLAŞTIRMA yapmayan belediyelerin "sürgün-katliam-üreme" sarmalı devam etti.
3. Bu durumda "belediyelerin uygulamadığı kanunun", ek maddeler ile güçlendirilip, Tarım Orman Bakanlığının, belediyeler üzerinde üzere İDARİ YAPTIRIM yetkisi verilmesi ve vahşet uygulayan belediye görevlilerinin CEZA kapsamına alınması gerekirken, bu yapılmadı, her durumda milyonlarca hayvanın belediye barınaklarına toplanması gibi sorunu çözecek değil aksine kedi köpek sayısında PATLAMA yapacak akıl dışı ve sokağın gerçeklerine aykırı konular gündeme getirildi.
4.Türkiye'de 1400 e yakın belediye varken, sadece 234 şehirde Kısırlaştırma ve Bakımevi var. 1000 den fazla belediye topluyor, bir kısımını öldürürken, kalanını da karlı dağlara veya çoğunlukla başka şehirlere atıyor, hayvanlar oralarda hızla çoğalıyor. Yani hayvanlar bir taraftan ürerken öte yandan öldürülüyor. Mevcut 234 bakımevinin de hemen hemen hepsi AÇIK veya GİZLİ öldürme merkezleri halinde. Büyükşehirler de dahil, KISIRLAŞTIRMAYI gerçek anlamda yapan bir tek belediye yok.
5. Türkiye'de 2 milyondan fazla köpek ve kedi olduğu tahmin ediliyor. 1000 den fazla belediyenin basit bir kısırlaştırma merkezi bile yok iken, mevcut bakımevlerinde bulunan 30-40 hayvan bile açlık, susuzluk ve pislik ile işkenceli ölümlere mahkum iken, bu belediyelerin TOPLAMA olursa 1000 lerce hayvana bakabileceklerine inanmak mümkün mü?
6. Ayrıca, TOPLAMA olması ve milyonlarca hayvanın belediye barınaklarında BAKILIP BESLENECEĞİNİ var sayarsak, basit hesaplama ile 50.000 bakıcı ve görevli, 20.000 veteriner ve tekniker, günde MİLYONLARI BULACAK mama gideri, toplu yaşamda sık sık hastalanıp yaralanmalar olacağı için yine milyonları bulan İLAÇ ve TEDAVİ giderini BU BELEDİYELER veya devlet kurumları KARŞILAYABİLİR Mİ?
Son 15 yıl içinde köpek saldırısından öldüğü söylenen 2 kişi var iken, her yıl 5000 kişiden fazla insan, çoğu aile, akraba ve yakınlar arası cinayetlere kurban giderken, sizce KÖPEKLER mi en büyük tehlike, yoksa CİNAYET İŞLEYEN katiller mi?
Kendi istekleri dışında bu vahşi dünyaya gelen, zulüm ve işkence altında yaşayan özellikle KÖPEKLER vede KEDİLER için, devlet kurumlarımızdan olan taleplerimize destekleriniz bu ölüm kalım mücadelesinde büyük önem taşıyor.
TALEPLERİMİZ: Tarım Orman Bakanlığına İDARİ YAPTIRIM yetkisi verilerek, belediyelere, başta KISIRLAŞTIRMA olmak üzere, Hayvanları Koruma Kanununu uygulatmak, Zehirleyen canlı canlı gömen belediye görevlilerinin de CEZA KAPSAMINA alınması, milyonlarca köpeğin barınaklara TOPLANMASI değil, tüm ilçe ve beldelerde KISIRLAŞTIRMA ve KÜÇÜK TEDAVİ İSTASYONLARININ kurularak kısırlaştırmanın tıbbi ve vicdani koşullara uygun olarak SEFERBERLİK halinde yapılmasını içeren taleplerimizi başta Sayın Cumhurbaşkan'ımız olmak üzere, TBMM ve BAKANLIĞA duyurmamıza lütfen yardımcı olun. Tasarı hazırlanırken BİZ STK ların da bulunmasını da önemle talep ediyoruz.
Saygılarımızla....
