Seferihisar Belediye Başkanı ve şimdi de İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı olan Sayın Tunç Soyer'in, Seferihisar'da, "Hayvan Hakları Çalıştayı ve Şenliği" etkinliğinde yaptığı TARİHİ konuşmayı sizinle paylaşıyoruz.
Bir belediye başkanı ve bir siyasetçi olmasının ötesinde, "dürüstlük, adalet ve iyilik" erdemlerine de sahip bir "bilge kişi" yaklaşımı ile, Sayın Soyer'in, hayvan haklarına, tarih-felsefe ve sosyoljik pencereden bakarak, güçlü ve duygusal yaklaşım ile değerlendirdiği bu konuşma, keşke kitlelere ulaşabilse.
Sayın Soyer'in bu konuşmasının, tüm belediye başkanlarına ve siyasilere de DERS niteliğinde bir ÖRNEK olmasını dileriz.
Nesrin Çıtırık/ HayKonfed Başkanı
BELEDİYE BAŞKANI TUNÇ SOYER'İN HAYVAN HAKLARINA İLİŞKİN TARİHİ KONUŞMASI
Hepiniz biliyorsunuz, hatırlayacaksınız, insanlık tarihinde kölelik diye bir dönem yaşandı. Yani İnsanların köleleşetirildiği köle olarak muamele edildiği ve bu gün bir yüz karası olarak hatırladığımız bir dönem yaşandı... İnsanlığın bir tarihi dönemine damga vuran utanç dönemi idi. Gelecek kuuşaklar da bizi bu gün hayvanlara karşı yürüttüğümüz muamele ile benzer bir şekilde anacaklar. On milyonlarca tavuğun sığırın koyunun keçinin hangi koşullar altında büyütüldüğünü köleleştirildiğini hapsedildiğini biz biliyoruz. Gerçekten gelecek kuşaklar bizi çok kötü anacaklar. Diyecekler ki bizim atalarımız bizim için utanç vesilesidir. Çünkü doğanın bir parçası olan bu canlılara büyük eziyetler etmişler ve onlara çok büyük işkenceler etmişlerdir. Böyle anılacağız . Kimler böyle anılmayacak biliyor musunuz? Nesrin Hanım, Fevziye Hanım, sevgili gönüllüler sevgili dostlar, sizler böyle anılmayacaksınız. Bu sizin torunlarınıza bir gurur vesikası olarak olarak sunacağınız bir hayat deneyimidir. Sizi torunlarınız çok güzel anacaklar. Bu gün birileri farkında ve ne yazık ki birileri farkında değil ama paylaştığımız bu doğanın paydaşları var. Bizler bu doğanın hakimi efendisi asla değiliz. Biz kendimize böyle vehmediyoruz ama bu koca bir yalan. Biz o doğanın sadece bir parçasıyız. Bu ağaçlarla bu köpeklerle bu kedilerle bu doğayı paylaşıyoruz, bunu içimize sindirmemiz lazım. Ondan sonra, kendi haklarımızı nasıl koruyorsak, sahip çıkıyorsak, onların da haklarına da sahip çıkmamız korumamız lazım. Eğer vicdanımız varsa bunu yaparız. Ben burada bulunan herkesin o yüce vicdana sahip olduğuna inanıyorum, iyi ki buradasınız.