Yurdumuzun içinde bulunduğu bu şiddet ortamından,  ne yazık ki yine en büyük payı hayvan dostlarımız alıyor. Belediyeler bu kaostan faydalanıp yok  etme "teşebbüslerini" artırdılar. Ama Allaha şükür ki, her yerde gönüllü can dostları var, mücadelelerini sürdürüyorlar.

Çatışma olan, bombalar patlayan yerlerde kuşlar-kediler ve köpeklerimizin ne durumda olduğunu düşünmek  bile korkutucu. Dağlara atılan bombalar, yakılan alanlarda kurtlar, ayılar, tilkiler, sincaplar, ve daha pek çok hayvan dostlarımız ve onların yavruları, hiç kabahatleri olmayan bir SAVAŞIN KURBANLARI olarak can veriyorlar..

Bunların da ötesinde, Meclise sunulmak üzere bekleyen yasa tasarısı var. Demoklesin kılıcı gibi, her an bir  ölüm yasasına dönüşebilir.

Bu zor koşullarda, kurumların ve toplumun karşısına örgütlü ve sistemli çalışan GÜÇLÜ STK lar olarak çıkmak hayati önem taşıyor. Bu nedenle, birlikte yürüdüğümüz tüm yol arkadaşlarımız ve bize inanan yaşam hakkı savunucuları ile 9 ay gibi kısa bir sürede büyük emek ve özveri ile Ege, Marmara ve Anadolu olmak üzere 3 FEDERASYON ve sonrasında "Hayvanların Yaşam Hakları KONFEDERASYONU" nu kurduk.

Gücünü toplumdan alan kitlesel bir hareket olarak inançlı, kararlı, bilgili ve tecrübeliyiz.

Desteklerinizi bekliyoruz, BİRLİKTE BAŞARACAĞIZ.