Arpaçay’da boğularak ölsünler diye çuvala konup ıssızlara atılan anne ve yavruları KAHRAMAN JANDARMA kurtardı... Minnettarız.
Bu vahşetlerin tek suçlu ve sorumlusu kısırlaştırma ve tedavi merkezi kurmayıp, üremeyi kontrol altına almayan belediyelerdir.
Belediyeler 16 yıldır yasanın ANA HÜKMÜ olan KISIRLAŞTIRMA da yapmadılar, bakımevi de kurmadılar.
Türkiye’deki 1397 Belediyeden sadece 234 tanesinde bakımevi var, bunların da sadece 30 a yakını yasal koşullara uygun, diğerleri de kısırlaştırma tedavi olmayan, toplayıp yok etmeye kılıf ÖLÜM KAMPLARIDIR.
Kalan 1163 belediye ise AÇIKTAN öldürüyor, dağa taşa atıyor, başka şehirlere atıyor. Hayvanlar bir taraftan TOPLU KATLİAMLARLA öldürülürken, öte yanda atıldıkları yerde hızla üremeye çoğalmaya devam ediyor. Belediyelerin görev ihmalinin bedeli olan KATLİAMLAR ve ÜREME döngüsü yıllardır devam ediyor.
1. Belediyeler üzerinde ‘’idari yaptırım ve ceza’’ hükümleri yeni yasada mutlaka yer almalıdır.
2. Her belediyenin kendi KISIRLAŞTIRMA ve TEDAVİ MERKEZİNİ kurması, hayvanları kesinlikle ‘’İLÇE DIŞINA ÇIKARMAMASI’’ hükümleri de mutlaka yeni yasada olmalıdır.
3. İstanbul, İzmir, Samsun, Balıkesir, Kocaeli, Trabzon, Denizli, Afyon gibi kentlerde yapılan DEV BAKIMEVLERİNDEN sonra, ilçeler dev bakımevlerine hayvan götürme bahanesi ile birbirlerine KÖPEKLERİ ATMAYA devam etme imkanı buldukları için, DEV BAKIMEVLERİ sahipsiz hayvan sayısını katlanarak artmasına ve ilçelerin bakımevi kurmayarak bu dev barınaklara götürme BAHANESİ ile öldürüp, başka ilçelere atarak belediye vahşetlerinin artmasına neden olmuştur. Dev barınaklar yok etmeye kılıf olarak hizmet vermektedir.
ÇÖZÜM: Her belediyenin kendi KISIRLAŞTIRMA ve TEDAVİ MERKEZİNİ oluşturarak, hayvanlar hiçbir suretle ilçe dışına çıkarılmadan, bulundukları yerde KISIRLAŞTIRILMIŞ olarak yaşamlarının desteklenmesidir.
İnsani, yasal ve bilimsel TEK yöntem olan bu ÇÖZÜMÜ uygulamayıp, ÖLDÜRMEYİ seçen belediyelere en ağır CEZALAR ve yaptırımlar uygulanmalıdır.