Bakanlık bürokratlarının ve milletvekillerinin, “Hayvanları Koruma Kanunu'nu TCK ya alma KILIFI" altında sokak ve ev hayvanlarını SÜRGÜNE yollama OYUNLARI tam 16 yıldır tekrar tekrar sahneye konuyor. Tıpkı şu anda olduğu gibi.
Bu OYUNLARI bozamazsak, mevcut 5199 KANUNU'muzu mumla arayacağımız günler yakındır.
Yıllardır, mevcut kanunun maddelerini dahi öğrenmeden, uygulanmasını talep etmeden, çözümü "YENİ KANUN ÇIKSIN" talebinde bulanlar, "bütün partiler de dahil olmak üzere" gerçek niyetleri görmek açısından bu videoyu dikkatle izlesinler lütfen.
Yıl 2014, TBMM Çevre Komisyonunda bürokratlar, vekiller ve STK temsilcileri olarak KANUN TASARISI toplantısındayız. Bu toplantıda da geçmiş yıllarda olduğu gibi, Hayvanları Koruma Kanunu'nu TCK ya alma bahanesi ile:
Sokaklardaki hayvanları ŞEHİR DIŞLARINA besleme odakları adı altında sürgün etmek için, Sokak hayvanlarını DENEYLERE yollamak için ve Bakanlığa yetki verip EVLERDEKİ hayvanlara sayı sınırı getirmek için her yolu deniyorlardı.
Bir iki "hayvan sever vekil" hariç, parti ayırımı olmadan tüm vekiller de bunu destekliyordu.
Komisyon Başkanı Sn Erol Kaya, herkesi hatta vekilleri bile adeta azarlayarak, her oylamayı 5 saniye içinde "kabul edenler etmeyenler, kabul edilmiştir" diye bitiriyordu.
Sürgün ve deney maddelerinin oylamasına geçildiğinde, ben "katliam kararı geliyor, söz istiyorum" dediğimde, Erol Kaya söz vermedi. Hem ben hem de oradaki tüm gönüllüler TEK YÜREK olarak TEPKİ gösterdik.
Komisyon üyeleri salonu boşalttılar, biz ise polis çağrılmasını da göze alarak orada bekledik.
Yaklaşık 1 saat sonra tüm üyeler geri geldi ve "hayvanların beslenme odaklarına götürülmesinin" ve "sokak hayvanlarının DENEYE gönderilmesinden" vaz geçildiğini duyurdular. EV HAYVANLARINA SINIRLAMA için BAKANLIĞA yetki verelim dediler... (Tıpkı şimdiki gibi)
Şu anda da, TCK ya alma bahanesi ile EV ve SOKAK hayvanlarının SÜRGÜNE gönderilmesi ve SOKAK HAYVANLARININ DENEYE YOLLANMASI geçirilmeye çalışılıyor.
Sn Cumhurbaşkanımızın iyi niyetle verdiği STK ların görüşü alınsın talimatını da, tasarı maddelerini gizleyerek yaptıkları STK GÖNÜLLÜ katılımlı toplantı ile YERİNE GETİRMİŞ oldular...
Oyun aynı oyun, sahne aynı sahne AKTÖRLER farklı...
Nesrin Çıtırık / HayKonfed Başkanı.
==========================
BU YAZIYA ŞU ANDA TASARI ADI ALTINDA YAPILANLARI ve YAPILMASI HEDEFLENENLERİ EKLİYORUM:
=========================
Herkes AŞAĞIDAKİ hususları tek bir partiye lütfen mal etmesin. Bütün partiler aşağıdaki hususlar konusunda birleşiyor. Bunu anlamak için hepsinin BELEDİYELERİNE bakmak yeterli....
1.))))))) TCK ya alma, YUNUSLAR vs vs hepsi KILIF. Bütün amaçları SOKAK ve EV hayvanlarından kurtulmak. TCK ya şeklen giriyor, hukukçu arkadaşların talepleri dikkate alınmıyor.
2.)))))) Dev Akvaryumlar, yunus parkları, hayvanat bahçeleri ve hayvanların eğlenceye yönelik kullanılmaları da pratikte devam ediyor.
3.)))))) Yasaklı ırklar için "ÜRETİM kontrollü çözüm" değil, aksine güçlü çene diye kapsam genişletiliyor.
4.))))) Üretim çiftliklerine ciddi denetim gelmiyor. Sokak hayvanı sayısı kısırlaştırma ile kontrol altına alınıncaya kadar, çözüme katkı için ÜRETİMİN YASAKLANMASI kabul görmedi. "Katalogdan Satış" diye hayvanları tamamen MAL kapsamında gören TUHAF ve hayvan haklarına aykırı MODELLER bulundu.!!!! İnternet satış ve üretimleri için ciddi kurumsal tedbirler yok.
5.))))) Asıl köpek popülasyonu kırsalda olmasına rağmen, belediyeleri korumak için nüfusu 20 000 den az olan ilçelerde, kısırlaştırmalar için YENİ VETERİNER HEKİMLER almak yerine, Tarım Bakanlığının zaten iş yükü fazla olan TARIM MÜDÜRLÜKLERİNİN veteriner hekimlerine KISIRLAŞTIRMA angarya olarak yükleniyor. Türkiye'de BİNLERCE Veteriner Fakültesi mezunu genç var. Eğer tıbbi ve etik koşullarda KISIRLAŞTIRMA seferberliği yapılacaksa, bunun tıbbi ve fiziki alt yapısının belediyelerce oluşturulması ve bu genç mezunların işe alınması gerekmez mi?
6.))))) Yasayı uygulatma görevi verilmiş olan DKMP lerin kadrolarını güçlendirmek yerine görevin birazını TARIM MÜDÜRLÜKLERİNE yüklüyorlar, yani iki başlı bir yönetim ve uygulama geliyor. Yani büyükbaş hayvancılık, besi ve kesim, kesim sonrası kontrol görevleri olan Tarım Müdürlüklerine, Hayvan Hakkı İhlallerine yönelik görevler verilecek. !!!!
7.))))))) Belediyelerin bütçelerini ve kadrolarını zorlamak istemiyorlar, belediyelere yine KAYIRMA var. Ankara, İstanbul, İzmir, Bursa, Kayseri, Gaziantep, Aydın, Konya ve diğerleri gibi HER BİRİ küçük bir devletin bütçesine sahip olan belediyelere, bakımevi ve kısırlaştırma için DEVLET ten bütçe aktarılmasını konuşuyorlar. Bu belediyelerin parasızlıktan değil ZULMÜ tercih ettiklerinin farkında bile değiller.
8.)))))) DENEYE sokak hayvanları da gönderiliyor. Sanki yurdumuzda bir dolu yeni ilaç, yeni yöntem, yeni cihazlar yeni bilimsel buluşlar peş peşe geliyormuş gibi... Biz tavşanları, fareleri, domuzları, koyunları deney faciasından kurtarmaya çalışırken, sokak kedi ve köpekleri de canlı canlı kesme, yakma, kör etme vs vs muamelelere daha kolayca yollanması gündemde.
9.)))))) Ev hayvanlarını "İSTİF ve BAĞIŞ TOPLAMA" ve "hayvan refahı" bahanesi sınırlıyorlar. İstif evlerindeki hayvanların belediyelerin kanlı ellerinden kurtarılmış hayvanlar olduğunu göz ardı ediyorlar. Dillerine 10 metrekarede 50 hayvanı dolamışlar. Oysa 50 hayvan kapasiteli belediye barınağına 500 hayvan ile ÖLÜM İSTİFİ yapan belediyeleri ağızlarına bile almıyorlar. Ev söz konusu olunca HAYVAN REFAHI VAR. Ama belediyelerin zulüm vahşet barınakları olunca REFAH söz konusu bile değil.
10.))))) Türkiye'de sokakların gerçeğini bilmeyen, Ankara'da bile bir tek belediye barınağına gitmemiş olan, çöplüklere karlı dağlara, ormanlara, ıssız bozkırlara ölsünler diye atılan YÜZ BİNLERCE hayvanın farkında bile olmayan, bakımevindeki 40 hayvana bakamayan ölüme açlığa mahkum eden belediyelere, şehir dışlarında beslenme odağı adı altında 10 000 lerce hayvanı teslim etmeyi çözüm olarak gören, bunun getireceği SÜRGÜN, KATLİAM ve Sahipsiz Hayvan Sayısında PATLAMA DÖNGÜSÜNÜ göremeyenlerin KANUN YAPMASINA şiddetle karşıyız.
11.))))) Bu kişiler sn Cumhurbaşkanı'mızın "STK ların görüşlerini alın" talimatının altında, SORUNU BİLEN VE YAŞAYANLARLA birlikte kanunun yapılması amacını bile göremeyip, göstermelik ve TASARININ hala daha gizlendiği bir toplantıda göstermelik 3-5 cümle alarak olayı savuşturdular.
Zaten, "avcılık, çiftlik hayvanları, yük hayvanları ve diğer başka hayvan türlerine ilişkin hayvan hakkı ihlalleri" gibi konular yok hükmünde.
TALEP: Tasarının tüm maddeleri üzerinde STK ların madde madde görüşü alınmadan çıkartılacak her KANUN, mevcut kanunumuzu MUMLA aratacak ve SÜRGÜN ve Sahipsiz Hayvanların Üremesinde PATLAMA döngüsü bu kez de kanun koruması altında gelecek.
Nesrin Çıtırık / HayKonfed Başkanı
https://m.facebook.com/story.